''You are only as free as your mind lets you be''
Philip Anselmo

23 Nisan 2010 Cuma

Tanrının adaleti üzerine zırvalıklar

Düşün. onun sana verdiği en deyerli hediyeyi kullanarak düşün. ve sorgula. herkesi ve herşeyi sorgula. hatta onu bile sorgula. korkma. çarpılmaktan korkma. eyer tanrı o kadar çarpıcı biri olsaydı sıra sana gelmeden dünyanın 4 de 1 i yamulmalıydı zaten. kormayacaksan sorgula. bulacağın cevaptan korkmuyorsan sorgula.eyer korkuyorsan bu yazı sana göre değil kardeşim. ama korkmuyorsan sor. tanrım adaletin nerde?

gerçekten tarnının adaleti nerde? onu hiç yanında hissettinmi? tamam orda göklerde? hissedebilirsin onu ama yanında hissettinmi hiç? eyer hissetiysen bu yazı sana göre deyil kardeşim. ama eyer hissetmediysen devam et.

tanrı her zaman orda. yukarlardan seni izliyor. seni görüyor. tanrı hep orda ama asla burda değil. tanrı her yerde ama yanında değil. cektiğin acının sorumlusu o değilmi? o yazmadımı bu kaderi? o seni fakir yaratmadımı? o seni hindistanda açlığa ırakta savaşa mahkum etmedimi? hayır tanrının adaleti falan yok. ne tanrı nede bu dünya adil. belkide adaleti bizim yaratmamızı istiyordur. bilemem

sonuçta beni yaratan o. eyer beni bozuk yada yanlıs yarattıysa bu onun sucu benim deyil. acı acı içinde kaldıysam bu onun sucu benim deyil. herkesin sınavı farklıymıs. peh! peki neden bazılarının sınav konuları farklı olurken bazılarının biraz daha kazık! oluyo? milyon dolarlar içinde gezinen bi adamın sınavıyla ağzı aclıktan kokan bi adamın sınavı mesela? kim diyebilir tanrı adildir diye? kim seöyliyebilir bunu? sadece mutlu olanlar. onlar için adildir tanrı. tanrı secdigi kulu icin adildir.

ama tanrı coğunluk için asla adil değildir.