''You are only as free as your mind lets you be''
Philip Anselmo

15 Temmuz 2010 Perşembe

salatalık

oturmuş pcde oyun oynuyodum. annem geldi dardanel yermisin dedim oluur. dardanel iyidir.-tabi dardanel ton diyil. genel olarak tüm konserve balıkları adı dardaneldir bizde. zati dardi ton u sevmiyorum ben-. abim geldi 2 dakka sonra hadi gel dedi. gittim balkona-masa orda- baktım tek tabak var. heralde paylaşcaz dedim tam yiyodum kalk lan o benim dedi. babamda yanındaydı anıl sen git daha iyisini hazırladı dedi gülüştük falan.

sonra girdim mutfağa annem yemek yapıyodu. dolaptan dardanel aldım annem domates salatalık kesmeyi biliyosun dimi dedi. dedim domates koycaamı nerden biliyosun?. iyi oluyo ama dedi bende hee koycam zaten dedim. ben konserveyi açarken annem dolaptan domatesle salatalığı çıkartı. yıkadım soyiyimmi dedim al soy bakalım nası soycan dedi bıcak uzattı. aldım bıcağı dayadım salatalığın alt kısmına.-soyma işinde pek iyi diyilimdir ama bunda iyi gidiyo gibiydim- sonra annem e eh öyle yapılmaz bırak dedi dedim yaa oluyo işte soyuyom elimden almaya calıstı bırak dedim salatalığı yanlış tutuyosun dedi. gayet avcumun içine yaslamış sağ elimin baş parmağıylada bıcağın üst kısmına bastırarak soyuyodum yani gayet iyiydi. -bıcağı alttan diyil üstten getirmem lazim. üstten aşşağıya doğru- sonra babam soyma aleti getirip bıçağı elimden almaya calıstı. bu sırada ikiside bana bağırıyodu.

sonra ben eeh dedim aldım salatalığı kabuğuyla dilimlemeye başladım. başladıktan sonra annem tarafından söylenenler söyle oldu

-salak
-illa burnunun dikine gidicek
-bişeyi öğrenmek isteme
-hayvan
-ömrümü yedi
-terbiyesiz
-ben bunun kadar terbiyesiz bu çocuk görmedim
-kime çekti bu
--ve son günlerin favorisi- piskopat

bunları mutfaktan cıkıp balkona doğru giderken birazınıda yanımda söyledi.

şimdi bi salatalık yüzünden yediğim laflara bakıyorumda. bi salatalık lan. kodumun salatalığı.

ister seninde hatan varmış diyin isterseniz çok inatçıymıssın dedin. yinede o lafları yemek hiç hoş bişey diyildi be. ağırıma gitti.